7 Şubat 2024 Çarşamba

GÖRÜNMEZ İPLİKLER

7 ŞUBAT SAPANCA 

Yeni bir şehir yeni insanlar bambaşka bir ben.

Sevgili okurum, iki yılın ardından bloğuma geri dönmek ve yazma tutkumun peşinden gitmem gereği görüşü bende vuku buldu ve tekrar aranızdayım :)

İlk blog yazım gelen ve gidenlere ithafen…




İnsan denen canlı yaşam döngüsününün her anında birilerini uğurlarken birilerini hayatına davet ediyor. Bu alışveriş yaşam son bulana kadar devam ediyor. Aynı zaman diliminde yaşamış insanlar birbirlerine kenetli zincirin içerisinde bir gün bir yerlerde denk geliyor, birbirinin hayatlarına dokunuyor. Sonsuz olasılıklar içerisinde birbirleriyle rastlaşan bu insanlar, sanki birbirine değmeden yol alsa bir noktada akışı bozacakmış veyahut seni sen yapan tüm özelliklerini değiştirecekmiş gibi bir izlenim yaratıyorlar. 


Haklılık payı olan bu gerçek aynı yer aynı zamanda karşılaşan ve birbirleriyle etkileşim içerisinde olan insanların aynı noktada buluşmasını sağlıyor. Hayatımıza bir gün bir yerde dahil olan birileri vakti geldiğinde görevini tamamlayıp çıkıyor bazılarıysa tüm dengemizi etkileyecek şekilde bizimle birlikte kalmaya devam ediyor. Ben karşımıza çıkan her kişinin bizleri uyandırıcı, uyarıcı, dönüştürücü, iyileştirici ve kurtarıcı rolü üstlendiği görüşündeyim.


Bir noktada bu insanları hayatımıza dahil etmeyi ve çıkarmayı biz seçiyoruz. İrademiz ve hislerimiz bizleri ortak paydada buluşturup bunun kararını veriyor. Bu noktada asıl bahsetmek istediğim konu Antonine Sanint Exupery’nin Küçük Prens’te dediği gibi “ Ölene kadar sorumlusun bağ kurduğun her şeyden.” Cümlesi üzerine olacak.


Karşımıza çıkan insanların içerisinde bazılarının yerinin çok farklı olduğu bir gerçek. Bu arkadaş, eş,dost, sevgili, aileden herhangi biri sıfatıyla karşımıza çıkan biri olabiliyor. Kurduğumuz bu farklı bağ onların yerini hayatımızda daha belirgin kılıp, bizleri etkilemesine daha çok olanak tanıyor. Bunun iznini bizden başkası vermiyor. Tesadüfen kurulan hiçbir bağ olmadığı kanısındayım. Bizleri görünmez iplerle bir araya getiren bu bağ bizdeki eksik parçaları tamamlamak veya fazlalıkları gidermek amacı taşıyor. Bu gönül bağı oluştuysa şayet bir gün yollar ayrılsa bile bizlere sağladığı tüm o manevi sonsuz güç ebedi oluyor.


Bağ kurduğumuz insanlara karşı bizlere görevler düşüyor. Eğer bağ kurduğun insana bu gücü kendi ellerinle vermişsen ona karşı verdiğin tüm sözlerden ve yaptığın davranışlardan sen sorumlusun. Sana karşı olan her davranışı fikri senin izninle gerçekleşmiş, sen izin verdiğin için sürmeye devam etmiştir. Peki bu bağı tümden yok etmenin bir yolu var mı? Üzgünüm ama yok. Marketteki kasiyer abiyle aramda olan muhabbet neticesinde oluşmuş bağ evimde himaye altına aldığım kedim masala karşı da var. Ruhu olan bir canlıyla tanışmanı nasıl geri alamıyorsan aranda kurduğun bağın da hayatından çıksa bile sonsuza kadar süreceğini bilmelisin. Bizim hayatımızı etkileyen bağın karşımızdaki canın da hayatını etkilediği gerçeğini göz ardı etmemeliyiz. Hayatımıza girip çıkan herkesi özenle seçmeli, gelişigüzel hiçbir canlıyı hayatımıza dahil etmemeliyiz.



 Sağlıcakla kalın …