16 Mayıs 2020 Cumartesi

MUTLU HAYAT YOKTUR MUTLU ANLAR VARDIR




Sabahın ilk ışıkları ve ben  hayatın kötü bir  yer olduğu düşüncesiyle gözlerimi açıyorum. Duyduğum olumsuz haberler ,gördüğüm tüm kötü durumlar beni bu düşüncelere sevk ediyor. Hiçbir şey beni yeterince mutlu etmeye yetmiyor, her günüm aynı ritimde aynı duyguları yaşayarak geçiyordu... Bir mucizeye ihtiyaç duyuyor ama bu mucizeyi kendimin, düşüncelerimin yaratacağını bilmiyordum.
Bir gün dinlediğim bir radyo yayınında o sihirli cümleleri duydum. MUTLU HAYAT YOKTUR, MUTLU ANLAR vardır. Bu cümle aydınlanmama sebep oldu ve anladım ki hayatıma yeni bir yön verecek cümle buydu. Kendimi sorgulamaya başladım. Öyle ki ben istiyordum ki her şey tıkırında gitsin, hayatın kötü cilveleri bana hiç uğramasın. Çünkü hayat güzel bir yer, çok kısa ve bir nefeslik ömrümüz var neden kötülüklerle dolu olsun. Böylelikle mutluluk çıtasını en tepe noktaya çıkaran yine kendim olmuştum. Bununla birlikte en ufak bir kötü durumla karşılaşsam dünyam başıma yıkılmış gibi davranıyor ve kaygı düzeyimi kontrol edemiyorum. Mutluluk kaçıyor ve ben sürekli kovalıyorum. Tabi ki beklediğim mutluluk hiç bir zaman gelmiyor ve bu kısır döngü sürekli tekrar ediyordu.. Ama artık dur demenin vakti gelmişti. Hayat böyle bir yer değildi ve hiç olmamıştı. Hayat güzel bir yerdi evet ama zıt duygularla güzeldi. Her şey birbirinin tamamlayıcısıydı. Kötü durumlar mutlu anlarımızı kıymetlendiriyor böylelikle mutlu anlarımızı doruk noktasında yaşamamıza yardımcı oluyordu. Evet mutlu bir hayat peşinde koşmak mantıklı değildi. Sonunda duygularımı kontrol edebileceğim düşünceler oluşmuş ve mutluluk arayışında olmaktan vazgeçmiştim.

Mutluluk kavramı kişiden kişiye değişiklik gösteren fazla bütüncül bir kavramdır. Kimileri ufak şeylerden mutlu olabiliyorken kimilerini maddi manevi hiçbir şey tatmin edemiyor. Mutlu olmak için sebep yaratan insanlar varken mutsuz olmak için sebepler uyduran bir o kadar insan var çevremizde farkında mısınız? Genel itibariyle baktığımızda hiçbirimizin mutlu bir hayatı yok aslında bu hayat yolculuğunda bir çok iç acıtıcı durumla yüz yüze geliyoruz. Başımıza gelen şeylere karşı bakış açımızı değiştirdiğimizde ise gerçekten çok büyük farklar gözlemleyeceğimizi bilmeliyiz. Yaşadığımız şu andan daha kıymetli bir şey yokken neden genel bir bakış açısı yaratarak içinde bulunduğumuz anı da zehirliyoruz. Ve inandığım şey bu yaşam yolculuğunda zorluklarla mücadele ederek sınanmak için yaratıldığımız... O zaman hayatın zorluğundan dem vurmak yerine sonsuz şuandan ibaret olduğumuz bilincine vararak mutlu anlarımızı çoğaltmak bizi daha tatminkar bir hayat yaşamamıza iten güç olacaktır. Ve böylelikle artık benim içimdeki boşluğu tamamlayan güç şu anlarımı mutlu kılma çabam olmalıydı... Hayatı gözlem becerimiz ise bize bu yolda en büyük yol göstericimiz olacaktır. Yaşadığımız kötü durumlar elbet var olacak ancak bakış açımız bizi o sonsuz karanlıktan kurtarabilir. Basit bir örnek vermek istiyorum başımıza gelen kötü bir durum bizi daha zorlu bir sürece hazırlıyor olgunlaştırıyor düşüncesi bir çok şeyi değiştirebilir iken hep kötü olaylar benim başıma geliyor düşüncesi mutsuzluğumuzda yegane duygu olmayı başarabilir.

Hayat zıt duygularla var olan, deneyimlerimizle kıymetlenen keşfedilmeyi bekleyen onca şey barındıran bir alem. O halde mutlu bir hayat peşinde koşmaktansa mutlu "an" larımızı artırabilir mutsuzluğun özünü indirgeyip bunlardan bile bir öz çıkarıp yolumuza devam edebiliriz. Hayatın zıt duyguları bizlere mutlaka bir şeyler öğretmek istiyor. Sakın umutsuzluğa kapılıp bakış açını dar bir kalıba sokma. Durma mutlu an oluşturmak senin elinde. Eline al çayını ve keyifle bu macerayı izlemeye koyul...

 Bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle. HOŞÇA KAL.